Uzman uyardı: ‘Güneş ışınlarından her mevsim korunulmalı’

Güneşin Zararlı Etkilerine Karşı Uzmanından Uyarı

Deri ve Zührevi Hastalıkları Uzmanı Dr. Bita Kavuncu, yaz aylarının yaklaşmasıyla birlikte güneş ışınlarının cilt üzerindeki etkilerine karşı vatandaşları uyardı. Güneşin zararlı etkilerine karşı en etkili korunma yollarının başında gölgede kalmak, uygun güneş kremi kullanmak ve cilt tipine uygun ürün seçimi geldiğini belirten Dr. Kavuncu, bilinmeyen içerikli ürünlerin kullanılmaması gerektiğini vurguladı.

Her Mevsim Güneş Kremi Kullanılmalı

Güneş ışınlarının üç farklı tipte olduğunu ifade eden Uzm. Dr. Kavuncu, “Güneş ışınlarının yaklaşık yüzde 10’u ultraviyole (UV) ışınlardır. Bunlar UVA, UVB ve UVC olmak üzere üçe ayrılır. UVA ışınları, derinin en alt tabakalarına kadar inebilir. DNA yapısında bozulmalara neden olarak mutasyonlara, kırışıklıklara ve cilt kanserine zemin hazırlar. UVB ışınları ciltte yanıklara ve kızarıklıklara yol açar. UVC ışınları ise atmosfer tarafından emildiği için yeryüzüne ulaşmaz” dedi. Cilt sağlığı için güneş koruyucuların önemine değinen Dr. Kavuncu, “Güneş kremi yalnızca yazın değil, güneş ışınlarının etkili olduğu her mevsimde kullanılmalıdır. Ancak cilt tipine uygun ürün seçilmesi çok önemlidir. Yağlı ciltlerde, ağır kıvamlı kremler gözenekleri tıkayıp sivilce oluşumuna yol açabilir. Bu nedenle daha akışkan formları tercih edilmelidir” diye konuştu.

Erken Kırışıklık ve Kanser Riski

Korunmasız güneş maruziyetinin ciddi sağlık sorunlarına neden olabileceğini belirten Uzm. Dr. Kavuncu, “Yanıklar, leke oluşumu, erken kırışıklık ve cilt kanserine kadar uzanan ciddi sonuçlar olabilir. Özellikle hamile kadınların hormon değişikliklerinden dolayı güneşe daha duyarlı hale geldiği için ekstra önlem alması gerekir” dedi. Güneşten korunmak için kremin yanı sıra fiziki önlemlerin önemli olduğunu söyleyen Dr. Kavuncu, “Geniş şapka, güneş gözlüğü ve uygun giysilerle cildi doğrudan güneşe maruz bırakmamak gerekir. Özellikle açık alanlarda çalışanlar ve uzun süre güneşte kalan kişiler bu önlemleri mutlaka almalıdır” diye konuştu.

SPF Değeri Korumaya Yeterli Midir?

Güneş kremlerinin içeriklerine göre ayrıldığını söyleyen Uzm. Dr. Kavuncu, “Organik güneş kremleri karbon bazlı, sentetik ürünlerdir. Işını emerek etkisiz hale getirirler. İnorganik, mineral güneş kremleri ise titanyum dioksit ve çinko oksit gibi maddeler içerir. Bu maddeler cilt üzerinde koruyucu bir tabaka oluşturarak ışınları yansıtır” dedi. Güneş kremlerindeki SPF (Sun Protection Factor) değerinin bilinenin aksine koruma değeri değil koruma süresiyle ilgili olduğunu söyleyen Dr. Kavuncu, “Örneğin SPF 30 bir güneş kremi, ortalama 300 dakika koruma sağlar ancak bu sürenin sonunda tekrar uygulanmalıdır. SPF 30 ile SPF 50 arasında koruyuculuk açısından büyük fark yoktur, sadece etkili koruma süresi farklıdır” diye konuştu. Vatandaşları sahte ve denetimsiz ürünlere karşı uyaran Uzm. Dr. Kavuncu, “Güneş kremleri mutlaka eczanelerden veya güvenilir marketlerden temin edilmelidir. Merdiven altı diye tabir ettiğimiz, içeriği ve menşei belli olmayan ürünler cilde zarar verebilir, alerjik reaksiyonlara, toksik etkilere ve sivilce oluşumuna yol açabilir” dedi.

Related Posts

Boğmaca Aşısı Hamilelik Sürecinde Vurulur mu ?

Boğmaca aşısı hamilelik sürecinde vurulur mu? Gebelikte uygulanan boğmaca aşısı hakkında bilgi veren uzmanlar, akılda kalan soruları yanıtladı. 

TPRECD Bölgesel Toplantıları Sürüyor

TPRECD Bölgesel Toplantıları sürüyor. Düzenlenen bilimsel toplantıda meme estetiğindeki güncel gelişmeler, cerrahi komplikasyonlar ve onkolojik yaklaşımlar ele alındı. 

Kurban etindeki ölüm katılığına dikkat! ‘12 saat oda sıcaklığında dinlendirmeli’

Et yemeklerinin ağırlıkta olduğu özenle kurulan sofralar ve birbirinden lezzetli ikramlar Kurban Bayramı’nın vazgeçilmezleri arasında yer alıyor. Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Uz. Dr. N. Sinem Türkmen, Kurban Bayramı’nda sağlıklı beslenme konuları hakkında bilgi verdi.

Bel ve sırt ağrınızın altında yatan gizli tehlike

Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Özcan Kaya, 40 dereceyi geçen skolyoz vakalarının yalnızca estetik değil, aynı zamanda solunum fonksiyonları ve iç organ sağlığı açısından da ciddi tehdit oluşturduğunu vurguladı. Erken teşhis ve gerektiğinde cerrahi müdahale, hastaların yaşam kalitesini önemli ölçüde artırabiliyor.

Alışkanlıklar böbrek taşına davetiye çıkarıyor

Medipol Sağlık Grubu’ndan Acıbadem Bölge Hastanesi Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Ramazan Gökhan Atış, böbrek taşı hastalığına karşı koruyucu önlemlerin çok önemli olduğunu belirterek, yaşam tarzı değişiklikleri, dengeli beslenme, aktif yaşam ve ideal kilo aralığında kalmanın böbrek sağlığını korumada etkili olduğunu bildirdi.

Havalar ısındı, keneler baş gösterdi!

Prof. Dr. Tuğrul Erbaydar, KKKA’ya karşı aşı bulunmadığını belirterek kene tutunmalarında hızlı müdahalenin hayati önem taşıdığını vurguladı.